İçerik yazarlarından “CTA’yı biraz kısaltmamı istediler.”, “Brief henüz gelmedi.” ya da “Tüm keywordleri organik yerleştirdim.” gibi cümleler duyuyor “Bunlar ne diyorlar?” diye düşünmekten kendini alamıyorsan doğru yerdesin! Her meslek erbabında olduğu gibi içerik yazarlarının da kendilerine ait gizli bir jargonları var. Fakat hiç merak etme, içeriğimizi okuduktan sonra sen de bu dünyanın insanlarından biri hâline geleceksin. Hazırsan başlayalım!
1. Brief
İçerik yazarı olarak öğrenmemiz gereken tek bir terim olsaydı, bu; yazarlar için yol haritası, editörler için ise âdeta bir emniyet kemeri görevi gören “brief” olurdu. Brief, yazılması istenen içerikle ilgili detaylı bilgiler içeren kısa bir yönlendirme yazısıdır. Kelime sayısını, konuyu, başlıkları, kullanılması planlanan anahtar kelimeleri veya yazdığın metinle alakalı başka yönlendirmeler içerebilir. Bunlar dışında briefte içerik hedefleri ve hedef kitle gibi detaylara da yer verilebilir.
Eğer bir içerik yazarı olarak kendini en iyi şekilde brief alma ve uygulama ustası hâline getirmek istiyorsan “Freelance İçerik Yazarları İçin Mükemmel Brief Alma Sanatı” ve “Briefin Çizdiği Sınırlar İçerisinde İlham Perini Nasıl Koruyabilirsin?” başlıklı yazılarımız da sana yardımcı olabilir.
2. Revize/Revize Gelmesi
Brieften sonra sıra kimi yazar için korkulu rüya, kimisi için bir gelişim fırsatı olan revizede. Revize, editörün ya da birlikte çalıştığın marka tarafından sana iletilebilir. Genel anlamda revize, içeriğindeki belli bölümlerin yeniden yazılmasına, düzenlenmesine, içeriğe ek yapılmasına ya da içerikten bazı kısımların çıkarılmasına yönelik bir taleptir. Revize almanın en büyük sebeplerinden bazıları:
- İçeriğin briefe uygun yazılmaması,
- İstenen kelime sayısına uyulmaması,
- Anahtar kelimelerin yanlış kullanımı,
- Metnin akışıyla ilgili sorunlar,
- Yazının kapsamıyla ilgili aksaklıklar,
- Marka ses ve tonunu yakalayamama,
- Markanın özel taleplerini karşılamama,
- Düşük içerik kalitesi,
- Dil bilgisi ve imla yanlışları.
3. CTA (Call to Action)
Harekete geçirici mesaj yani call to action, hedef kitleyi belirli bir eyleme yönlendiren içerik bölümüdür. Örneğin “Ürünümüzü hemen sepete ekleyin.”, “Daha fazla bilgi edinmek için bugün bizimle iletişime geçin.”, “Deneme sürümü için linke tıklayın.” gibi ifadelerin tamamı CTA’ya örnektir. CTA, hemen her içerik türünde kullanılır ve genellikle yazının en sonuna yerleştirilir. Giriş ve gövde bölümlerinde de CTA’ya yer verilebilir. Genellikle gömülü bir bağlantı veya tıklanabilir bir düğme biçiminde olur.
“CTA çok iddialı olmuş, biraz daha zarif yazalım mı?” ya da “CTA bölümü zayıf kalmış güçlendirelim.” gibi revizeler almamak ve iyi bir CTA hazırlamak istiyorsan “Etkili Bir Harekete Geçirici Mesaj (CTA) Nasıl Yazılır?” isimli yazımızı da mutlaka okumalısın.
4. Keyword Yoğunluğu
Yazar arkadaşım, zaman zaman revize notlarında “Bu metinde anahtar kelime yoğunluğu %5’i geçmiş, doğal akışa dönelim.” ifadesine benzer düzeltme istekleri görüyor ve anlamakta zorlanıyor olabilirsin. Artık buna son veriyoruz ve keyword yoğunluğunun ne olduğunu açıklıyoruz!
Keyword (anahtar kelime) yoğunluğu, belli anahtar kelimelerin ve ifadelerin yazıda kaç kere tekrarlandığını gösteren önemli bir parametredir. Keyword yoğunluğunun bu kadar önemli olmasının nedeni ise içeriğin dönüşüm oranlarını doğrudan şekillendirmesi. Dolayısıyla doğru yoğunluğu korumak hassas bir denge gerektiriyor. Fazlası algoritmaların radarına takılmamıza neden olabilirken yetersiz kullanımı içeriklerimizin arama trafiğini azaltabilir. Yani tam bir denge oyunu!
Anahtar kelime yoğunluğunun nasıl hesaplandığını da merak ediyor olabilirsin. Örneğin 100 kelimeden oluşan bir içerik yazdın ve 5 tane anahtar kelime kullandın. Bu durumda keyword yoğunluğun %5’tir. Anahtar kelime kullanımının ideal oranı tam olarak tanımlanmamış olsa da %5 ila %7’nin iyi sonuçlar getireceği düşünülüyor.
Anahtar kelime kullanımıyla ilgili daha detaylı bilgi edinmek istersen “İçeriğinin Erişimini Kullandığın Anahtar Kelimelerle Artırabilirsin” isimli yazımızı da gözden geçirebilirsin.
5. Meta Title & Meta Description
Meta title bir web sayfasının başlığını tanımlayan HTML ögesiyken meta description web sayfasının özetini içeren bir HTML ögesidir. Kısacası arama motorlarında görünen başlık ve açıklamalardır. SEO uyumlu, etkili bir içeriğin meta title ve açıklamasının da özenle hazırlanması gerekir. Eğer konu hakkında daha fazla bilgiye ihtiyacın varsa “İçeriğinizi Güçlendirin: Meta Description Yazmanın 7 Püf Noktası” isimli yazımızı da okumanı tavsiye ederiz.
6. H1, H2, H3…
İçerik yazarlığına yeni başlayanlar “Metinde başlık hiyerarşisini doğru kullanalım.” ya da “H2’leri artıralım.” gibi dönütlerle karşılaştığında şaşırabilir. Sen de onlardan biriysen hemen açıklayalım. “H” harfi İngilizce heading kelimesinden gelir. Dolayısıyla H harfini gördüğün an içeriğinin başlık düzeniyle ilgili konuşulduğunu anlayabilirsin.
H1 ana başlığı ifade eder. H2, H3, H4 gibi başlıklar ise alt başlıklara verilen isimlerdir. Başlık yapılandırması H1’den H6’ya kadardır. Ancak en sık H1, H2 ve H3 başlıklarının kullanıldığını söyleyebiliriz. Mantıksal bir başlık hiyerarşisi şöyle görünür:

7. Editörden Pas Gelmesi
İçerik yazarı arkadaşların varsa onlardan ““Editörden pas geldi, birkaç yer kırmızı ama düzeltilebilir şeyler.” gibi cümleler duyuyor olabilirsin. Editörler bir oyun kurucu olduklarından yazarlara sık sık pas atar. Yazarlar olarak bizim de o pası klavyemize alıp gerekeni yapmamız ve pası gole çevirmemiz gerekir.
Bu ifade örneklerimizden de anlayabileceğin gibi editörden pas gelmesi editörün geri bildirimde bulunarak yazara içerik göndermesidir. Genellikle üzerinde ortak çalışılan bir dokümana editörün yorum bırakması yoluyla gerçekleştirilir.
8. Deadline / Teslim Saat
Deadline diğer bir deyişle serbest yazarların en büyük kâbusu! Şakayı bir yana bırakırsak deadlineı içeriğini teslim etmen gereken son saat ya da tarih olarak tanımlayabiliriz. Yeri gelmişken “Deadlineı kaçırmayayım diye kahvemi bile hızlı içtim.” demek istemiyorsan serbest çalışırken teslim tarihlerini dikkate alabilirsin.
9. Dummy İçerik / Deneme İçerik
İçerik yazımına ya da farklı bir markayla çalışmaya yeni başlayan yazarlardan istenen içerik türüdür. Yazım kalitesini ve stilini test etme amacını taşır. Senin de bildiğin gibi yazar arkadaşım, hem içerik üretim platformları hem serbest yazarlarla çalışmayı tercih eden markalar zamanlarını ve paralarını çöpe atmak istemez. Dolayısıyla özellikle kariyerini yeni içerik yazarlığı alanına yönlendiren yazarlar için deneme içerikleri oldukça kritiktir.
10. İçerik Takvimi
Sıradaki jargonumuz içerik ekiplerinin yaşam kaynağı, havası, suyu: içerik takvimi. İçerik takvimi, içerik ekibinin erişimine açık olan bir belge ya da tablodur. Bu belgede içeriklerin isimleri, türleri; üretim, teslim, yayın tarihleri gibi detaylar yer alır. Kısacası içerik takvimi, içerik planının kuş bakışı görünümüdür.
İçerik ekibinin büyüklüğüne bağlı olarak karışıklığı önlemek adına birden fazla takvim kullanılabilir. İçerik takvimi sayesinde tüm süreç kontrollü olarak devam eder. İş birliği kolaylaşır. Hata yapma ya da gecikme olasılığı düşer.
Sevgili arkadaşım, yazımızda içerik dünyasının kendine has sözcüklerini ve bu kelimelerin ne anlama geldiğini uzun uzadıya açıkladık. Dolayısıyla sen de artık içerik jargonuna hakimsin! Eğer bu dilde konuşmaya hazırsan zaman kaybetmeden aramıza katılmalısın!