İşin Mutfağı

Yazarlıkta Başarılı Olmak İçin İhtiyaç Duyulan 8 Beceri

Yazarlıkta Başarılı Olmak İçin İhtiyaç Duyulan 8 Beceri

Araştırmalarını ve elde ettiklerini birilerine aktarabilmenin en güzel yollarından biri olan yazarlık, kişilere entelektüel hazzın yanında dolgun ücretler de sunabiliyor. Durum böyle olunca pek çok kişi bu fırsatı denemek ve başarılı olmak istiyor. Bu noktada ise hâlihazırda sahip olunan beceriler ve daha da önemlisi bunların nasıl kullanıldığı, kişinin farkını ortaya koyuyor.

Bir fıkranın anlatıcısına bağlı olarak daha komik ya da daha sıkıcı geldiğini deneyimlemiş miydin? İşte önemli olan hikâye değil, onun nasıl anlatıldığı. Dolayısıyla yazarlıkta başarılı olmak istiyorsan yeteneklerini daha da keskinleştirmen gerekiyor. Tam burada imdadına yetişmek ve bunu nasıl yapabileceğin konusunda sana yardımcı olmak isteriz.

Gel, başarılı yazarlığın püf noktalarını birlikte inceleyelim.

Araştırma Aşamasına İdeal Zamanı Ayır

Yazmanın en önemli aşaması, bir problemi veya amacı iyi anlamak. Her yazı; belli bir sorunun çözümünu ortaya koyma, bir ihtiyaca cevap verme veya bir konuda bilgilendirme yapma gibi farklı çerçevelerde kaleme alınır. Bu nedenle analiz aşamasında yazının nereye varması ve bunu nasıl yapması gerektiğini belirlemek oldukça önemli.

Yazacağın içeriğin briefi veya outline’ı varsa onları mutlaka detaylıca okumalısın. Eğer yoksa iyi bir plan hazırlamalısın. Unutma; iyi bir plan, yazma sürecini kısaltır. Ardından metnin iskeletinin kendiliğinden oluşmaya başladığını görebilirsin.

Yazının amacını belirledikten sonra araştırma yapman da kolaylaşır. Ayrıca konuya hâkim olmak için daha fazla kaynağa erişmede sana vakit kazandırır. Bu noktada aceleci davranmamalısın. En doğru, alanında otorite olan ve güvenilir kaynaklara ulaşmak için kendine yeterli zamanı ayırmalısın.

Tabii içeriğini teslim etmen gereken belirli bir süre varsa araştırmaya ihtiyacından fazla zaman da ayırmamalısın. Burada dengeyi iyi belirlemen gerekiyor.

Yaratıcılığını Ön Plana Çıkar

İş dünyasında motamot etkinlik ve düşünmenin ötesinde bir özellik, tartışmasız şekilde öne çıkıyor: Yaratıcılık. Düşünülmemişi düşünmek ya da yapılamaz denileni oldurmak insanının vazgeçilemez bir tutkusu.

Ekrandaki beyaz sayfaya bakarak geçirdiğin dakikalardan sonra yaratıcı olmadığını düşünebilirsin ama sakın bu fikre kendini kaptırma! Şimdiye kadarki yaşam mücadelenden başarıyla çıktın ve bunu kendine özgü yöntemlerle yaptın. Aslında bu bile yaratıcılık!

İlgini, merakını diri tut ve içinden şunu tekrar et: “Hiçbir fikir aptalca değildir!” Bu düşünce, içindeki yargıcı biraz olsun susturacak ve çözüm yolları, her zaman olduğu gibi belirmeye başlayacak.

Yazarken tıkandığını düşündüğün zamanlar olabilir. Ancak araştırma aşamasında taradığın kaynaklar zihninde yer edinir. Bu da içeriği yazmaya başladığında öğrendiğin bilgilerin sana yol göstermesini sağlar. 

Beyin, muhteşem bir makinedir. Tahmin ettiğinden daha hızlı ve çok yönlü çalışır. Fark etmediğin anda beyin, çalışılan konu üzerine tekrar tekrar düşünür. Bu düşünmenin sonunda da nihayet bir meyve verir.

Unutma, ortaya çıkan sıradan bir içerik değil. O metnin altında senin imzan ve yetkinliğin var!

İlgiyi Kaybetme ve Merakı Diri Tut

İyi bir öğretmene sahip olmuş her okuyucu bilir ki sıkıcı konu yoktur. En soyut düşünme kabiliyeti gerektiren uğraşlar bile sürükleyici bir serüvene dönüşebilir. 

Yapman gereken, ürettiğin metnin dikkat çekici olmasını sağlamak ve içeriğe olan ilgiyi canlı tutmak.

Neden mi? 

Çünkü günümüzde sosyal medya dikkatleri fazlasıyla yormuş durumda. Önceden uzun metrajlı bir film ya da görece kalın bir kitap tek oturuşta sindirilebilirken artık ortalama yirmi saniyelik “reels” videolarına zor katlanılır oldu. Hâl böyle olunca yazılan metinlerin istenen başarıyı yakalayabilmesi için kolay taranabilmesi gerekiyor.

Öyleyse okuyucunun dikkatini cezbetmek önceliğin olmalı. Cümlelerini sıradanlığın dışına taşıyıp metin boyunca ilgiyi sabit tutabilmen önemli. Bunun yolu ise kısa, net ve kelime haznenin genişliğini ortaya koyduğun cümlelerden geçiyor.

İçeriğe Eleştirel Yaklaş

İyi bir araştırmacı, anlatıcı ve okuyucu hikâyede boşluklar istemez. Hemen herkes okuyacağı metinde olabildiğince derinlikli ifadeler bekler. Tabii buradaki derinlikten kasıt elbette uzun uzun açıklamalar yapmak değil, konuya hâkim olmak. Boşlukları doldurmak içinse onları görebilen bir okuyucu ve eleştirel bir yazar olman gerekiyor. 

Bu noktada yazdığın metnin okuyucunun soru işaretlerini giderip gidermediğini iyi analiz etmen önemli. Taradığın kaynakları detaylıca inceleyerek metnindeki boşlukları belirlemelisin.

Hiçbir soruyu veya bilgiyi bir kenara atmamalısın. Belki de es geçtiğin bir nokta, metnin can alıcı kısmını oluşturur. Kitlenin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmalı ve mümkün olduğunca tatmin edici cevaplar ortaya koymalısın. Ardından içeriğine tekrar göz atmalı ve boşlukları doldurduğundan emin olmalısın. 

Revizeleri Doğru ve Eksiksiz Yaptığından Emin Ol

Metin, belirlenen problem ya da konu çerçevesinde bir amaca doğru devam etmeli. Eğer bekleneni karşılamıyorsa editörün veya çalıştığın marka sana revize verebilir. Bu durum seni korkutmasın. Editöryal müdahale, asla kötü yazdığın ya da beceriksiz bir yazar olduğun anlamına gelmez.

Revizenin, metnin raydan çıkma tehlikesine karşı bir güvenlik müdahalesi olduğunu söyleyebiliriz. Yazının sağından solundan sarkan fazlalıkları kırpar, hedef kitlesini göz önünde bulundurarak metnin dilini, tonunu nasıl kurgulaman gerektiği konusunda sana yol gösterir. 

Ürettiğin içeriğe revize aldığında öncelikle tüm revize maddelerini detaylıca incelemelisin. Ardından metni eleştirel gözle okuyup neden değişiklik istendiğini anlamaya çalışmalısın. Bunu yapmak ileride benzer revizeleri almamana yardımcı olabilir.

Tüm revize maddelerini tamamladığından emin olduktan sonra metnin son hâlini mutlaka incelemeli ve içeriği editöre iletmelisin.

Editör Tarafından Yapılan Dönüşleri Önemse ve Eleştiriye Açık Ol

İyi bir yazar aynı zamanda alçakgönüllü bir karaktere sahip olmalıdır. Burada kesinlikle ahlaki bir öğüt yok. Sadece kabuğundan çıkman gerektiğini ve hatalarının olabileceğini anlamalısın. 

Farklı içeriklerin yapısını öğrenmen ve bir yazar karakterinin zihninde oturması için bolca yanlış yapman normal. Yanlış yap, duvarlara çarp ki zihnin karakteristiğini ortaya koyabilsin. Hatalarını önemse fakat onların seni yıldırmasına izin verme. 

Her yazı, yazarın düşüncelerinin kâğıda dökülmesidir. Düşüncelerin başta etrafa saçılması ya da biçimsiz gözükmesi gayet doğal. Bu süreci sağlıklı geçirebilmek ve doğru ilerleyebilmek için deneyimli editörlerle çalışmalısın. 

Metnine getirilen eleştirileri kesinlikle kişiliğine bir saldırı olarak düşünme çünkü bu dönüşler çok kıymetli. İçeriğinde hangi kısımların iyi, nerelerin eksik veya kötü olduğunu bilmen sonraki içeriklerinde izlemen gereken yolu aydınlatır, sana farklı bakış açıları sunar. 

Etkili İletişimin Yazarlığını Güçlendireceğini Unutma

İyi bir yazar olmak araştırma ve okuma yapmak kadar dikkatli bir dinleyici olmayı da gerektirir. Dolayısıyla başarılı bir yazar, etkili iletişim becerisine sahip, aktif bir dinleyici olmalıdır.

Her özgün işin mükemmel olduğunu söyleyemeyiz. “hldkjfgkl” diye tuşlara rastgele basmak özgün bir sonuç verebilir ya da “kuş oniki duvar pizza” oldukça benzersiz bir serbest çağrışım olabilir. Ancak bunların hepsi anlamsızdır!

Anlam, belirli kurallar ve yöntemlerle oluşabilir. Dolayısıyla verilen yönergeleri dikkatlice okumalı ve plana uyduğundan emin olmalısın. Bu noktada sık sık yönergeleri doğru anlayıp anlamadığını ve editörlerin dönütlerini kontrol etmende yarar var. Dinlemenin yanında meramını doğru ve etkili bir biçimde anlatabilmen da oldukça kritik.

Yazarlık becerilerini geliştirmen için çevrenle iletişimde kalman, yazarlık ve editörlük gibi mesleklere sahip iyi dostlar edinmen faydalı olabilir. Çünkü önemli olan ne bildiğin değil, kiminle geliştiğin.

Bunun için yazar topluluklarına katılabilir ve tartışmaları takip edebilirsin. Dostların yalnızca kalemini (ya da klavyeni) kuvvetlendirmekle kalmayacak, belki de hayalindeki işle tanışmana veya onu geliştirmene önayak olacak; kim bilir?

Oku Atmaya Devam Edenler Hedefini Mutlaka Vurur!

Yetenek, üzerinde çokça çalışılması gereken bir tarla olarak görülmeli. Atalarımız ne kadar yerinde söylemiş: “Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur.” En verimli toprak bile ilgi görmediğinde bir yığından başka nedir ki? Bu sebeple yazarlığa yeteri kadar vakit ayırdığından emin ol. 

Şunu da unutma; başarı, koyduğun hedeflerle arandaki mesafedir. Gerçekçi olmaya ve amaçların doğrultusunda ilerlemeye devam et. Çünkü varış noktasındansa yürünen yol her zaman daha önemlidir.

Daha iyi bir yazar olma yolunda sarf ettiğin efor seni benzersiz ve vazgeçilmez yapabilir. Sen de yazarlık sürecinde daha başarılı olmak için bahsettiğimiz becerilerini geliştirebilirsin. Ayrıca “Kaliteli İçerik Nedir? Nasıl Hazırlanır? Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey” isimli yazımızı da inceleyebilirsin. 

Begüm Cemre Sarahan
Beğenebileceğin diğer yazılar
Yazarlık Sürecinde Benzersiz Fikirler Üretmenin En Etkili Yöntemleri
Yazarlık Sürecinde Benzersiz Fikirler Üretmenin En Etkili Yöntemleri
İçerik üretmeye doğrudan yazarak başlayanlardan mısın yoksa fikir bularak başlayanlardan mı? Eğer iyi bir yazar olmak; kaliteli, başarılı ve hedef kitlesine tam olarak hitap ...
15 Mart 2024
İçerik Direktörümüzden Notlar: Dijital İçeriklerde Kurgu Nasıl Oluşturulmalı?
İçerik Direktörümüzden Notlar: Dijital İçeriklerde Kurgu Nasıl Oluşturulmalı?
Üretim sürecindeyken içerik yazarlarının üzerine düşünmesi, vakit harcaması gereken konulardan biri de kurgu. Kategori, blog, ürün ve web sayfası gibi farklı türlerde içerikler oluşturmak ...
9 Şubat 2024
Yoğun Freelance Yazarlar Zamanlarını Nasıl Gelire Dönüştürebilir?
Yoğun Freelance Yazarlar Zamanlarını Nasıl Gelire Dönüştürebilir?
"Çok meşgul olduğum için yazmaya zaman bulamıyorum," diyorsan harika bir yazıyla karşındayız! Günlük hayatın okuduğun, çalıştığın ya da ebeveyn olduğun için çok yoğun olabilir. ...
26 Ocak 2024