İçerik üretme sürecinin yalnızca yazmaktan ibaret olduğunu düşünenlerden misin? Eğer yanıtın “Evet.” ise yanıldığını söylemeliyiz. İçeriğini özene bezene yazsan ve yazma kalitenden emin olsan bile süreci tamamlamış değilsin. Bunun için bir adıma daha ihtiyacın var. O da yazar gömleğini çıkarıp kendi içeriğinde editörü olarak düzenleme yapman. Başta kulağa zorlayıcı gelse de bu beceriyi geliştirdiğinde süper lig yazarları arasına adına yazdıracağından emin olabilirsin. Gel, içerik yazarları için âdeta altın bir bilezik olan bu kabiliyeti geliştirmek için neler yapman gerektiğine yakından bakalım.
1. Zihinsel Mesafe Koyarak Kendi Metninden Uzaklaş
İçeriğini yazdın, hızlı bir şekilde son okumanı yaptın ve metnin editörüne gönderilmeye hazır. İşte bu aşamada birçok yazar yazısını hemen editörüne ya da birlikte çalıştığı markaya göndermek, bir işi daha tamamlamanın hazzını yaşamak ister.
Biz bu noktada son düzeltmenin ardından biraz beklemeni öneriyoruz. Yazdığın içeriği en azından birkaç saat unutmalı ve başka uğraşlara yönelmelisin. Zihnin yazdıklarından tamamen özgürleştiğinde, içeriğinle arana mesafe koyabilecek duruma geldiğinde yazına geri dönmelisin.
Bu yöntemi kullandığında yeni bir bakış açısıyla yazındaki tüm aksaklıkları rahatça görmeye başlayabilirsin. Örneğin içeriğini çok yorgun ya da hâlsizken kaleme aldıysan dil bilgisi hataları yapman ve bunları fark etmemen olası. Ancak dinlenip tekrar okuma yaptığında zorlanmadan dil bilgisi ve imla hatalarını tespit edebilirsin. Ayrıca bu uzaklaşma sayesinde metnini bir okuyucu gözüyle değerlendirebilir ve onu daha etkili kılabilirsin. Eğer okuma aşamasında zorlanıyor ve dikkatini toparlayamıyorsan sesli okuma yapmanı öneririz.
2. Makro Okuma: Büyük Resme Bak!
Yazdıklarınla arana zihinsel mesafe koydun ve içeriğini tekrar okudun. Şimdi ikinci aşama için hazırsın. Gerçekten ışıldayan bir metin elde etmek için birkaç düzeltme ve okuma adımını izlemen gerek.
Genel okumanı yaptıktan ve göze çarpan temel noktaları düzelttikten sonra sıra makro okuma aşamasında. Şimdi tüm odağımızı büyük resme çeviriyoruz:
- Başlık ve alt başlıkların uyumuna bakmalısın. Alt başlıkların altında yer alan metinleri doğru yansıtıp yansıtmadığını kontrol etmelisin. Bunun yanı sıra içeriğin ilerleyen bölümlerinde farklı ayrıntılara odaklanman, kademeli biçimde içeriğini derinleştirmen çok önemli. Bu yüzden başlıklarını doğru sıralayıp sıralamadığından da emin olmalısın. Başlık yazma becerini daha da güçlendirmek istersen “İçeriklerde Başlık Hiyerarşisi Nedir? Hiyerarşi Nasıl Oluşturulur?” ve “Daha Fazla Tıklama Sağlayan Başlıklar Nasıl Yazılır?” isimli yazılarımızı okuyabilirsin.
- Yazında paragrafların doğru yerde başlayıp bitmesini sağlamalısın. Her paragrafta yalnız bir fikri anlatmaya çalışmalısın.
- Metnin bütünlüğü kritik noktalardan. Dolayısıyla kaleme aldığın yazının tüm parçalarının birbiriyle ilişkili olmasına, tutarlı ilerlemesine ve bütünlüğü tamamlamasına gayret etmelisin.
- Yazının akışında ve mantıksal yapısında bir aksaklık var mı incelemeli, varsa bu aşamada mutlaka düzenlemelisin.
- İçeriğinde kullandığın CTA’nın metnin geneliyle ve amacıyla uyumlu olmalı.
3. Mikro Okuma ile Cümle ve Kelime Seviyesinde İnceleme Yap
Makro okumayı ve düzenlemeyi de tamamladıysak sıra mikro okumayla daha ince detaylara geldi. Artık içeriğini satır satır taraman gerek. Bunun için:
- Her cümleyi okumalı ve gereksiz kelimeleri çıkarmalısın. Bazı durumlarda yersiz kullanımlar kelimelerle sınırlı kalmayabilir ve cümleler boyunca devam edebilir. Okuyucuya ve akışa herhangi bir faydası olmayan tüm dolgu ifadeleri de kaldırmalısın.
- Senin de bildiğin gibi, yazar dostum, iyi bir içerik uzun, orta ve kısa uzunluklu cümlelerle inşa edilmeli. Bunların dengeli kullanılması yazının ritmini iyileştirerek okurun içeriği keyifle okumasına yardımcı olur. Örneğin metnin tamamının çok kısa cümlelerle yazılması akıcılığı olumsuz yönde etkiler. Gereksiz uzunluktaki cümlelerse anlamı bozabilir. Bu tür durumlarla karşılaşmamak için cümle uzunluklarını doğru kullanmalısın.
- Yazıların hedef kitleye en iyi şekilde hitap edebilmesi için etken cümlelerin ağırlıklı kullanımı önem taşır. Dolayısıyla etken ve edilgen cümleleri dengeli kullanıp kullanmadığını kontrol etmelisin. Konu hakkında daha detaylı bilgiye ihtiyaç duyuyorsan “Yazarlığınızı Temel Dil Bilgisi Kurallarıyla Geliştirin: Etken ve Edilgen Ses” isimli yazımız sana yardımcı olabilir.
- İçerik kalitesini en çok düşüren hatalardan biri de tekrarlayan ifadelerin kullanımı. Mikro inceleme aşamasında tekrar yapıp yapmadığına dikkatlice bakmalısın.
- Cümlelerin zaman uyumu kritik öneme sahip. Ani zaman değişimleri okuru rahatsız edebilir. Kelime seviyesinde inceleme yaparken cümlelerdeki zaman uyumunun sağlanıp sağlanmadığını da incelemelisin.
- İçeriğinde yabancı sözcükler ya da terimler kullandıysan bunların gerekliliğini tekrar gözden geçirmelisin. Eğer yazında bu tür sözcüklere yer vermen gerekiyorsa bu aşamada daha anlaşılır olmaları için kısa açıklamalar eklemeyi de düşünebilirsin.
4. Kendine Sorular Sor
Yazını değerlendirirken yazdıklarının içeriği ve etkisi bakımından da değerlendirmen gerek. Bunun için kendine şu beş soruyu sorabilirsin.
Bu Metin Gerçekten Hedef Kitleye Uygun mu?
Yazar arkadaşım, yazdığın içerik hedef kitlene hitap ettiğinde okuyucularınla etkili biçimde bağ kurmana, onları daha kolay harekete geçirmene ve dönüşüm oranlarını artırmana olanak tanır. Bu yüzden yazının hedef kitlenle uyumlu olup olmadığını mutlaka incelemelisin. Örneğin 18 ile 25 yaş arasında bulunan gençler için bir içerik üretiyor ancak içeriğinin tonunu resmî tutuyorsan içeriğinin hedef kitlenle uyumlu olmadığını söyleyebiliriz.
Eğer hedef kitle konusunda daha kapsamlı okuma yapmak istersen “Hedefini 12’den Vurabilirsin! Tabii Hedef Kitlenin Kim Olduğunu ve Nasıl Belirlendiğini Bilirsen” ve “İçeriğinle Hedef Kitleni Harekete Geçirmenin 7 Yolu” isimli içeriklerimizden de faydalanabilirsin.
Ana Mesaj Net mi?
Üzerine düşünmen gereken bir diğer konuysa ana mesaj. İçeriğini kaleme almaya başlamadan önce belirlediğin ana mesaja sadık kalıp kalmadığını incelemelisin. Örneğin bir krem için ürün açıklaması içeriği yazdığını düşünelim. Bu noktada kremin bileşenlerinden bahsedebilir, her bileşenin kullanıcıya nasıl fayda sunabileceğine kısaca değinebilirsin. Fakat içerikte asıl amacın okuyucuyu satın almaya ikna etmektir. Amacını unutup bileşenleri açıklamaya dalarsan bağlamdan uzaklaşabilirsin.
İlk 3 Cümle Dikkat Çekecek Kadar Güçlü mü?
Her içerik yazarının bildiği gibi bizim vitrinimiz yazılarımızın giriş bölümüdür. Okuyucuların birçoğu giriş bölümüne göz attıktan sonra metnin devamını inceleyip incelemeyeceğine karar verir. Giriş bölümünde de özellikle ilk cümleler daha bağlayıcıdır. Tüm bu nedenlerden ötürü içeriklerinin giriş bölümünü yazmaya ve incelemeye azami özen göstermelisin. Eğer hazırladığın giriş bölümünden memnun kalmadıysan mutlaka yenisini yazmalısın.
CTA Etkili mi?
İyi yazılmış bir CTA hedef kitleyi harekete geçirir ve dönüşüm oranlarını olumlu yönde etkiler. Etkili bir CTA:
- Net,
- Eylemi teşvik edici,
- Aciliyet yaratan,
- Yön teşvik eden biçimde yazılmalıdır.
Bu dört kritere bağlı kalarak yazdığın harekete geçirici mesajları değerlendirebilirsin. CTA hazırlamakla ilgili becerini artırmak için “Etkili Bir Harekete Geçirici Mesaj (CTA) Nasıl Yazılır?” başlıklı yazımızı da gözden geçirebilirsin.
5. Checklist Kullanımı
İçeriği daha kaliteli hâle getirmek için bunca detaya nasıl vakıf olacağını düşünüyor olabilirsin. Sana bir önerimiz var: Kendine bir kontrol listesi oluşturabilirsin. Eğer birlikte çalıştığın editör ya da markaların böyle bir yaklaşımı varsa onu da değerlendirebilirsin.
Bu kontrol listesinde;
- Hedef kitlenin kim olduğuyla alakalı notlara,
- İçeriğin amacına ve vermek istediği ana mesaja,
- Başlık uyumuna, tutarlılığına,
- Dil ve üslubun hedef kitleye ve amaca uygunluğuna,
- Bilgilerin güncelliğine ve doğrulanabilir olmasına,
- İçeriğin özgünlük düzeyine ve olası tekrar risklerine yer verebilirsin.
6. Bir Editör Gibi Notlar Al: Kendine Geri Bildirim Ver
Geri bildirim serbest çalışan bir yazarın başarısı ve gelişimi için büyük öneme sahip. Yazarlar olarak bu geri bildirimleri genellikle editörlerimizden alsak da öz değerlendirme yapmanın önemi yadsınamaz. Öz değerlendirmeyle bir içerik yazarı olarak güçlü ve zayıf yönlerini daha iyi kavrayabilirsin. Yazma sürecini analiz edebilir, ilerlemek için yeni hedefler koyabilirsin.
Kendine geri bildirim vermek için düzenleme aşamasında gerekli gördüğün yerlere eleştirel notlar düşebilirsin. Sanki bir başkasının metnini okuyormuş gibi yazdığın her satırın neden yazıldığını sorgulayabilirsin. Yazma sürecini gözden geçirerek zorlandığın noktalar üzerine düşünebilir, geliştirilmesi gerektiğine karar verdiğin yönleri not alabilirsin.
Bazı durumlarda kendine geri bildirim vermek zorlayıcı olabilir. Eğer zorlandığını hissedersen her metnini başka bağlamlarda değerlendirebilirsin. Örneğin bir yazında gereksiz kelime kullanımını gözden geçirirken diğerinde akış kurma becerine odaklanabilirsin. Ayrıca zorlandığın zamanlarda başka uzmanların değerlendirmelerine de başvurabilirsin.
Sevgili arkadaşım, içeriğimizde bahsettiğimiz uygulamalarla sen de kendi kendinin editörü olabilir, içerik kaliteni zirveye taşıyabilirsin. Bu sayede revize ve ret oranlarını ciddi biçimde düşürebilirsin. Eğer sen de iyi düzenlenmiş, hem algoritmaların hem okurların ve editörlerin kalbini kazanacak birbirinden güzel içerikler yazmaya hazırsan hemen aramıza katılmalısın!